Merhaba, ben küçük sincap Bobo

Yeni bir kitap serisi ile tanıştım ve sevdim doğrusu; Küçük Sincap Bobo. Bobo henüz iki, üç yaşlarında bir sincap yavrusu. Annesi, babası, gündelik yaşantıları… Hepsi o yaşlardaki çocuklar için tanıdık ve bir o kadar da keşfe açık.

Bobo’nun sesini hiç duymuyoruz hikayelerde. Anne ve babası konuşuyor, başka büyükler konuşuyor. Onu hep izliyoruz çünkü daima hareketli. Tüm küçük çocuklar gibi.  Bobo’yu bize sevdiren tarafı yaptıkları. İlgili ve meraklı bir iki yaş çocuğu nasıl duramazsa yerinde, o da öyle. Nasıl heyecanlı ve açık olursa tüm yeni şeylere, o da öyle. Yabancılarla tanışırken çekingen, kuzenleriyle oynarken ben’ci, müzede meraklı, oyun parkından çıkmak üzere iken gitmicem’ci, anne ve babasıyla gezerken mutlu… Onunla ilgilenmeyi seven bir anne babası var. Bol bol konuşuyorlar onunla, her bir ilki anlatıyorlar, gösteriyorlar.

Küçük çocuk kitaplarında hayvan ailelerine yer verilmesi alışık olduğumuz birşey aslında. Ben seviyorum bunu. Hatırlıyorum da küçük bir çocukken de çok severdim; ayakkabı içinde yaşayan fare ailesi, ormanda ağaç kovuğunda yaşayan tavşan ailesi… Şimdi anlıyorum sebebini. Çocukların kendini tanıması bir başka çocuk kahraman üstünden değil de, bir hayvancık üstünden olduğunda bir yandan kıyaslama duygusundan uzak kalabiliyor çocuk, diğer yandan da yeni davranışları kolayca kavrıyor.

Kitapların dili basit, kısa kısa cümleli. Her bir öykünün başlangıcı, bitişi net. Çocukların kendini içinde hissedebileceği gibi sade ve gündelik. Anlatılışı kısa bir film gibi, sahne sahne adeta. Her bir sahnenin bir resmi, bir de cümlesi var. Resimler abartısız, az renkli. Çocuk bir yandan hikayeyi dinleyip, bir yandan da o akışı kavrayabilir. Ama zamanla. Çünkü genelde küçük çocuklar resimli kitapları takip ederken, yan yana iki sayfayı bir bütün gibi algılıyor. Yani ilk başlarda sizi dinlerken Bobo’nun önce kumda oynayıp sonra kaydığını algılamak yerine, bunları yapan iki ayrı çocuk var gibi düşünebilir. Zamanla, ardarda eklenen küçük anları izleye izleye davranışları tanıyacak ve bir sonraki olayı merak etmeye başlayacak.

Kitapların boyutu ufak. Çocukların tek başına karıştırmasına uygun sayılmaz çünkü sayfaları ince. Ama anlattığım özellikleri nedeniyle ‘anne – çocuk zamanı’ yaşamak için çok güzel seçimler, uzun zaman dönüp dönüp kendini yeniden okutturacak cinsten. De ve Do için artık biraz geç 🙂 ama içimden bir ses küçüklerin Bobo’yu çok seveceğini söylüyor.

Neşeli okumalar…

About limonatta

Hem ikiz annesi, hem de minik adamın koruyucu annesi. Çocuklarıyla birlikte öğrenmekten keyif alanlardandan.
Bu yazı genel, kitaplar içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s